Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ölen Kadın Değil İnsanlıktı (1000Kitap Öyküleri)

Ölen kadın değil İNSANLIKTI..!! (1) Uzun uzun koşuyordu çığlık atsa nefesi kalırdı biliyordu.. O soğuk gecenin sisli karanlığı geride kalacak tüm umutları saklar gibicesine kollarını açmış bekliyordu. O koştukça kollar makas gibi açılıyordu ve bu kollar onu saracaktı bu kaçınılmazdı... Bu bir kadındı fevkaladesi olmayan sıradan bir kadındı.. Adı Ezgi ya da Merve fark eder miydi?  Ölen insanlıktı susan vicdanlardı.. Ve ölen kadın değil İNSANLIKTI..!!! *** (2) — Yapma n’olur, aaaaa ... vurma vurma n’olursun vurma... aaaaa. Yere uzanıp herkesin içinde ama kimsenin hiç karışmadığı o sahne geldi aklıma. Gözler görüyor görmemek için direniyordu, el uzatan yok uzatmak isteyen de korkuyordu... Ve olanlar olmuştu, gözler suskun sözde bedenler ruhsuzdu... Bir can daha kayıp gitmişti, sabunlu ellerden..! Biri daha ölmüştü.. Biri değildi bu İNSANLIKTI..!! ** (3) Üniversite öğrencisi ve incisi: Eda. hayaller dehlizinde yüzüyordu, aşkın doruğunda yaşamak ve mutlu huzurlu bir evliliğin umuduyla sevm

Fahrenheit 451 Kitap İncelemesi

Kitapların yasak olduğu, itfaiyecilerin kitap yaktığı, insanlığın olmadığı bir dünya... Fahrenheit 451; çok sevdiğim bir kitap olmakla beraber, çok dolu ve çok özgün bir kitaptır. Felsefe kitapları dışında da, okurken düşündüren kitaplara ilgim her zaman çok olmuştur. Fakat Fahrenheit 451, düşünmekten de öte çok kafa yorduğum bir kitaptır. Dolayısıyla bende yeri çok farklıdır.  Bir kitabı okurken; üzerine düşünüp, kafa yorduğunuz taktirde, o kitap size gerçekten fayda etmiş demektir. Fahrenheit 451 de bu kitapların başında gelir. Kitabın oldukça özgün ve çarpıcı bir konusu bulunmakta: Totariter bir rejimin çarpıcı yönetim şekli vardır. Bizlere, kitap okumanın ve evde bulundurmanın yasak olduğu bir dünya sunulur. Ayrıca itfaiyecilerin görevi yangın söndürmek değil, kitap yakmaktır. Böyle bir dünyada hâliyle sosyal hayat, iletişim, eğitim ne durumda olabilir? Tabi ki içler acısı... Peki, bu yasaklı dünyada biri çıkıp sisteme karşı çıkmaya kalksa nolur? İşte hikâye burda başlıyor. 10 yıld

Cesur Yeni Dünya Kitap İncelemesi

1932 yılında yayımlanan Cesur Yeni Dünya, birinci ve ikinci dünya savaşı arasında yazılmıştır. Kitabın yazarı; o zaman ki siyasi ve politik kaos içerisinde, yüzyıllar sonrasında böyle bir dünya olacağını öngörmüştür. Yazarın bu öngörüsünün yanında çarpıcı bir konusu olması, Cesur Yeni Dünya'yı klasik bir distopya yapmak için yeterli olmuştur. Haberi olmayanlar için kısaca: 'Fahrenheit 451, Biz, 1984, Cesur Yeni Dünya' kitapları "Kara Dörtleme" olarak anılmaktadır. Bu dört distopya kitabında, farklı totariter yönetim şeklinden benzer sonuçlar çıkmaktadır. Sırası önemli olmamakla beraber bu dörtlüyü okumanızı tavsiye ederim. Cesur Yeni Dünya kitabını değerlendirirken, o zamanların bir diğer efsanesi '1984' kitabıyla karşılaştırmanızı da tavsiye ediyorum. İki kitap arasında en belirgin fark ise yönetim şeklidir. 1984'te bize sunulan sıkı yönetimin tersine bu kitapta her şey aşırı rahat ve sıradan...  Yazar Huxley, bu kitabında yüzyıllar sonrasını öngörmüş

Ayaz (1000kitap Öyküleri)

Yokuşun aşağısında genç bir kadın göründü. Burnu ve yanakları kızarmış, saçları dağılmış, nefes nefese kalmıştı. Sanki yokuşu tırmanmıyordu da Ankara'nın keskin ayazını bedeni ile yarıp ilerliyordu. İçinde kalbinin tam ortasında kaynayarak dalga dalga tüm vücuduna yayılan bir korkuyla, nemli ve iri kara gözleri arkasında kalan dar, karanlık sokağı tarıyordu. Bir eli montunun cebindeki biber gazını sımsıkı kavramıştı. Sokağın karanlık noktalarında bir görünüp bir kaybolan ve duraktan beri onu takip ettiğini düşündüğü adam şimdi görünmüyordu. Yokuşun ortalarına doğru Ankara ayazı artık ciğerlerine öyle bir doluyordu ki bu keskin soğuk ve korkudan dolayı midesi bulanıyordu. Bacakları yorgunluktan birbirine dolanırken bir anda bir el ağzını sertçe kapattı. Yüreği kuş gibi çırpındı. Yay gibi gerilen bedeni kaçmak için debelendi. Can havli ile bağırdı ama ağzını kapatan el öyle sıkıydı ki kulaklarının acıdığını hissetti. İnternette okuduğu haber geldi aklına. Haberde tecavüze uğrayan bir

Felsefe Okumaya Yeni Başlayanlar İçin 10 Kitap Önerisi

Felsefe kitapları okumaya yeni başlayacaklar için, klasik önerilerden farklı olmaya çalıştığım 10 kitap önerisinde bulundum. Bu listeye göz atmadan önce, 'Neden Felsefe Okumalıyız?' adlı yazıma göz atarsanız daha isabetli olur. 1-Felsefeye Giriş/Nigel Warburton Nigel Warburton'un dili çok sade olmakla beraber, kitapları da tam bir felsefeye giriş kitaplarıdır. Felsefenin ana konularını işlediği bu kitap, başlığından da anyalacağınız üzere felsefeye giriş niteliğindedir. 2-Felsefenin Kısa Tarihi/Nigel Warburton Yine Nigel Warburton'un bu kitabında ise, felsefenin ünlü filozoflarını ve  onların fikirlerini anlatır. Dili yine çok sade olmakla beraber çokta eğlenceli bir kitaptır. Kitaplarda karşınıza çıkacak filozofları, dönüp bu kitaptan tekrar inceleyebileceğiniz kaynak niteliğinde bir kitaptır. 3-Felsefe Okuma Rehberi/Nigel Warburton Sadece felsefe okurken değil genel olarakta nasıl okumamız gerektiğini ve felsefe okurken

Felsefe Kitabı Okumanın Faydaları

Selamlar, yazıma hoşgeldiniz. Birçok okur felsefe kitapları okumaktan çekinir. Fakat felsefe okumak, sandığınız kadar da zor değildir. Bu yazımda sizlere felsefe kitabı okumanın faydalarından bahsedeceğim. Öyleyse başlayalım.. Lisede hepimiz felsefe dersi gördük fakat ben daha bir arkadaşımın da felsefe dersini sevip, dinlediğini görmemiştim. Aynı şekilde bende hiç ilgi duymuyordum hatta ne kadar boş iş diyordum. Fakat büyüdükçe düşünceler de büyüyor. Liseden sonra, tam anlamıyla kitap okumaya başladıkça eskisi gibi romanlardan zevk almamaya başladım ve beni düşündürecek, üzerine kafa yoracağım kitaplar aramaya başladım. Bu vesileyle felsefe kitaplarıyla tanıştım. Tabi ki romanları da çok seviyorum ve her çeşit kitap okuyorum fakat felsefe kitaplarının yeri başkadır. Öncelikle felsefenin kelime anlamı nedir, onu açıklayalım. Felsefe; var olanların varlığı, kaynağı, anlamı ve nedeni üzerine düşünme ve bilginin bilimsel olarak araştırılması anlamını taşır. Y