Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Öğrence etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

9 Adımda Verimli Kitap Okumak

Daha verimli kitap okumak ister misiniz? Ya da kitap okumak sizi sıkıyor mu? Kitap okumanız yavaş mı ilerliyor? Kitaba odaklanamıyor musunuz? Vaktiniz mi yok? Elbette bunların da çözümleri var. Yazıma hoşgeldiniz sevgili okurlar. Sizlere, daha verimli kitap okumak için 9 adımda etkili taktikler vereceğim. Başlayalım o halde..   1-Kitap Seçimi En baştan söylemeliyim ki; herkes aynı kitabı sevmek zorunda değil, herkesin tarzı farklıdır. Dolayısıyla size tavsiye edilen kitapları okumak zorunda değilsiniz. Hoşlanmadığınız bir kitabı okumak size işkence gibi geleceği için, kitap okumaktan soğumanıza yol açar. Dolayısıyla kendi tarzınızı bulup, sevdiğiniz kitapları okumanız çok daha keyifli ve verimli okumanızı sağlar. 2-Okuma Vakitleri Kitap okumanın zamanı olmaz. Boş vakitler hep kitap okumak için güzel fırsatlardır. Fakat farkında olmasakta çok daha verimli olacağımız okuma saatleri vardır. Mesela, gece yatmadan önce kitap okumak çok verimlidir. Çünkü hafızamız uyu

1 Yazar 3 Kitap (İskender Pala)

1958 Uşak doğumlu olan İskender Pala, Divan Edebiyatı araştırmacısıdır ve bu dalda profesör olmuştur. Bir dönem Deniz Kuvvetlerinde askerlik yapmış olan Pala T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu Başkanıdır. Ayrıca, ortaokul ve liseler için ders kitapları yazmıştır. Tanzimat Edebiyatına da yakından ilgi duyan ve Divan araştırmacılığı yapan İskender Pala'nın bu sebeple dili ağır bir yazar olarak hafızalara kazılmıştır. Fakat romanlarında gayet sade bir dil kullandığından emin olabilirsiniz. Tüm bunların yanı sıra Tarihe damga vuran Türklerin hayatlarını anlatan romanlar yazmıştır. Yazarın bu romanları uzun süre 'çok satanlar' listesinde kalmayı başarmıştır. Ayrıca Pala, tasavvuf ve aşk konusunda çok başarılı eserler çıkarmıştır. Belirtmek isterim ki Pala'nın anlattığı aşk, bizim yaşadığımız gördüğümüz aşklardan bambaşka boyuttadır. Bir dönem başbakan danışmanlığı da yapan İskender Pala; yazdığı eserleriyle, olduğu yerden çok yukarıda olması gerektiğin

Yürümek Spor Değildir

  Günler gelip geçerken, yıllar yılları kovalarken bizler yürümenin hayatımıza etkisi gibi birçok ince detayları göremiyoruz. bunlardan biride karşınızda duruyor. ben yürümeyi hiç sevmeyen bir insanım. birisinin bana teklif edeceği en son şey beraber yürüyelim demesidir. yürümeyi hep zaman kaybı olarak görüyordum fakat bir kitap bütün düşüncelerimi yanıltmayı başardı. Kitabın isminin "Yürümenin Felsefesi" olması bile ilgisini çekiyor insanın. Yürümenin felsefesi mi olurmuş, diye soranlarınız vardır. Varmış: kitabın yazarı Fédéric Gros'un yürümek ile ilgili şahane düşünceleri var. İşte, o kitaptan çıkan düşünceleri kendi yorumlarımla harmanlayıp güzel bir anlatı çıkaracağım sizlere. Dışarı çıkıp önünüze gelene "yürümek spor mudur?" diye sorsanız, alacağınız cevap net olur: yürümek spordur. hayır efendim, yürümek spor değildir. Yani değilmiş, bende yeni öğrendim.  Aslında yürümek bambaşka bir şeymiş. Yürümek düşünmekmiş. bir nefes alış, bir kaçış ya da yalnız kal

6 Maddede Kitap Okuma Alışkanlığı Nasıl Kazanılır?

Kitap okumayı seviyor fakat süreklilik sağlayamıyor musunuz? Bir kitabı bitirmeden sıkılıyor musunuz? Kitap okuma alışkanlığı kazanmak istemez miydiniz?  Bir kaç taktik ile bunların üstesinden gelmek mümkün. Başlayalım o halde... 1-) İstemek Her şeyden önce istemek lazım. Hiçbir şey zorla olmaz. Dolayısıyla kitap okumayı gerçekten istemeniz lazım. İstediğiniz taktirde zaten yolun yarısına gelmiş oluyorsunuz. Gerisi çok kolay. 2-) Doğru Kitap Seçimi Özellikle yeni okuma alışkanlığı kazanacaklar veya yeni başlayanlar için kitap seçimi çok önemlidir. Size tavsiye edilen her kitabı okumayın. Ya da yorucu bir kitapla başlamayın. Kitap seçerken ilginizi çekecek ve akıcı kitaplar ile başlarsanız daha çok merak duyacağınız için, kitabı okumak isteyeceksiniz. Bu şekilde 4-5 kitaptan sonra zaten alışmış olacaksınız.  3-) Doğru Zaman Kitap okumanın zamanı olmadığını bütün okurlar bilir. Fakat bazı zamanlar diğer zamanlara nazaran çok daha faydalı olabilir. Bu zaman kişiden

Dostoyevski Hakkında Hiç Bilmedikleriniz

Dünya'nın en çok okunan yazarları kim diye soracak olsak, aklınıza ilk gelecek isimlerden biridir Dostoyevski. Kimilerine göre yazdıkları çok ağır, kimilerine göre karışık, kimilerine göre fazla çılgınca... Dostoyevski'nin az bildiğiniz veya hiç bilmediğiniz ya da yanlış bildiğiniz özelliklerini 8 madde halinde sıraladım. O zaman buyurun... 1-Kumarmaz Dostoyevski'nin kumarbaz kitabı hakkında çeşitli söylentiler hep kulağımıza çalınmıştır. Mesela, bu kitabı kumar borcunu ödemek için 29 günde yazdığı söylenir. Bunun doğruluğunu kesin olarak kanıtlayamam fakat Dostoyevski'nin tam bir kumarbaz olduğunu söyleyebilirim. Hatta öyle ki, hastalık haline gelmiştir bu durum. Bu sebepten para kazanmak için değil, kumar oynama hırsı için oynar. 2-Hırsız Dostoyevski kumar hırsından dolayı bütün arkadaşlarına, hatta tanımadığı insanlara da borçlu olur. Bu borçları kapatamaması üzerine karısının parasını ve elbiselerini satmıştır. 3-Onursuz Dostoyevski para için onurunu ayaklar altına

Dünyada En Çok Okunan ilk 10 Kitap

Dünyada en çok okunan ilk 10 kitabın ne olduğunu biliyor muydunuz? Bilmiyorsanız, hemen aşağı bakabilirsiniz... 1-Kur'an-ı Kerim Evet doğru okudunuz. Dünyanın en çok okunan kitabı, en büyük ve en kutsal kitap olan Kur'an-ı Kerim'dir. Zaten ilk sırada olması gerektiğini hepimiz biliyoruz. 2-İncil Kur'an-ı Kerim'den sonra okunan ikinci Kitap yine Hristiyanlığın kutsal kitabı olan İncil'dir. Mantık olarak kutsal kitapların en başta olması doğaldır. 3-Başkan Mao'dan Seçme Sözler Üçüncü sırada, Bir dönem Çin'in başkanlığını yapmış Mao'nun ölümünden 100 yıl sonra yayımlanan kitabı gelmektedir. Hatta Başkan Mao, en çok eser yazılan 100 kişi arasından 15. sıradadır. Başlıktan anlaşılacağı gibi, kitapta Mao'nun seçme sözleri vardır. Bu kitabın bu kadar çok okunmasının en büyük faktörü herhalde Çin'in nüfus fazlalığıdır.  4-Don Kişot İlkokullardan beri kulaklarımızın alışkın olduğu bir roman olan Don Kişot, dördüncü sırada gelmektedir.  5-Harry Potter

Tarihin İlk Terör Örgütü Lideri: Hasan Sabbah

Yazıma hoşgeldiniz sevgili okurlar. Tarihin ilk terör örgütü lideri olan, Selçuklu Devleti'ne bile suikastlar düzenleyen, insanları kendi cennetine göndermeyi vaat eden Hasan Sabbah'ın hayat hikayesini ve yok artık dedirtecek icraatlarını öğrenmek ister misiniz? Önden buyurun o halde... Hayatı 1050 yılında İran'da doğan Hasan Sabbah, Nizâri-İsmaili Devleti'nin ve Haşhaşi Fedai Grubunun kurucusudur. Ele geçirmiş olduğu Alamut Kalesi'nden 35 yıl boyunca çıkmadan yaşayıp, orada 1124 yılında ölmüştür. Bu kalede çeşitli suikastlar düzenlemiş ve bu suikastlarla nam salmıştır. Hasan Sabbah, gençliğinde, önde gelen mekteplerde iyi eğitim aldıktan sonra Selçuklu Devleti'nde yüksek bir mertebede memurluk yapmıştır. Din üzerine yoğun çalışmalar yapmış ve örgütlenmeye başladıktan sonra Alamut Kalesi'ni para karşılığında, kan dökmeden almış ve faaliyetlerini burada gerçekleştirmeye başlamıştır. Alamut Kalesi Hasan Sabbah'ın Alamut Kalesi'n

Felsefe Kitabı Okumanın Faydaları

Selamlar, yazıma hoşgeldiniz. Birçok okur felsefe kitapları okumaktan çekinir. Fakat felsefe okumak, sandığınız kadar da zor değildir. Bu yazımda sizlere felsefe kitabı okumanın faydalarından bahsedeceğim. Öyleyse başlayalım.. Lisede hepimiz felsefe dersi gördük fakat ben daha bir arkadaşımın da felsefe dersini sevip, dinlediğini görmemiştim. Aynı şekilde bende hiç ilgi duymuyordum hatta ne kadar boş iş diyordum. Fakat büyüdükçe düşünceler de büyüyor. Liseden sonra, tam anlamıyla kitap okumaya başladıkça eskisi gibi romanlardan zevk almamaya başladım ve beni düşündürecek, üzerine kafa yoracağım kitaplar aramaya başladım. Bu vesileyle felsefe kitaplarıyla tanıştım. Tabi ki romanları da çok seviyorum ve her çeşit kitap okuyorum fakat felsefe kitaplarının yeri başkadır. Öncelikle felsefenin kelime anlamı nedir, onu açıklayalım. Felsefe; var olanların varlığı, kaynağı, anlamı ve nedeni üzerine düşünme ve bilginin bilimsel olarak araştırılması anlamını taşır. Y